Denizden hidrojen elde etmenin inanılmaz ve ucuz bir yolu bulundu

Yeşil hidrojen üretimi sadece yenilenebilir güç ve olumsuz atık olmadığından “yeşil” olarak nitelendirilebilir. RMIT University tarafından yapılan yeni bir çalışma, denizden yeşil hidrojen üretmekle kalmıyor birebir vakitte bunu atık üretmeden çok ucuz bir şekilde yapıyor.

Hidrojen üretimi sanıldığı kadar pak değil

Dünya çapındaki ülkeler, pak yakıtlar için devasa bir global pazar haline gelmesi beklenen bir pazarda yer edinmeye çalışırken, yeşil hidrojen üretimine yönelik araştırmalar şu anda süratli bir biçimde ilerliyor. Türkiye üzere denize ulaşımı kolay ve bol olan ülkelerin hidrojen gücünde güçlü potansiyeli bulunuyor. Öte yandan tekrar Türkiye üzere tatlı su kaynağı az olan ülkelerin hidrojen üretimindeki tek dermanı de yeniden deniz suyu oluyor.

Fakat deniz suyundan hidrojen elde etmek, tatlı su kaynaklarından elde etmekten daha güç. Çünkü aşılması gereken saflık, korozyon ve mikroorganizmalar bulunuyor. Bu meseleler çözülse bile deniz suyundan hidrojen elde edildiğinde açığa zehirli klorür çıkmakta. Fakat, bu problemler aşılırsa yarar kısmı çok daha büyük. Deniz suyunu kullandığınızda sadece su kaynağınız parasız olmakla kalmaz, birebir vakitte toprağı beslemek için de kullanılabilir. Bu nedenle deniz suyundan yeşil hidrojen üreten elektroliz teknikleri üzerinde çalışan birçok grup var.

Yeni yol pak ve ucuz hidrojen üretimi sağlıyor

Avustralya, RMIT’deki bilim insanları klor üretmeden direkt deniz suyundan yüksek verimli, düşük maliyetli yeşil hidrojen üretimi için büyük potansiyele sahip yeni bir yaklaşımı duyurdular.

Projenin baş araştırmacısı Dr Nasir Mahmood, “Deniz suyunu kullanmanın önündeki en büyük mani, yan eser olarak üretilebilen klordur. Şayet bu sorunu çözmeden dünyanın hidrojen muhtaçlığını deniz suyunu kullanarak karşılayacak olsaydık, her yıl yılda 240 milyon ton klor üretirdik ki bu da dünyanın klor gereksiniminin üç ila dört katıdır. Fosil yakıtlardan üretilen hidrojeni, etrafımıza farklı bir biçimde ziyan verebilecek hidrojen üretimiyle değiştirmenin bir manası yok.”

Dr Nasir’e nazaran geliştirilen yeni usul sırf karbondioksiti atlamakla kalmıyor, birebir vakitte klor üretimi de yapmıyor. Yapılan deneylerde, geliştirilen yeni katalizörün harika bir verimlilik sergilediği ve klor oluşumunu büsbütün bastırdığı bulundu. Bununla birlikte maliyet (1,40$/kg) de büyük oranda düşürüldü. Günün sonunda, araştırma grubu ölçeği büyütmek istiyor. Verimlilik seviyesi büyük ölçekte de sağlanabilirse denizden, atık üretmeden hidrojen toplamanın önü açılabilir.